Süphan Dağı eteğinde, Van Denizi kıyısı; dünyaya göz açmak için güzel yer Adilcevaz. Okula ilk adım orda atılır okuldan ilk adım Nişantaşı’ndan…Dolapderede’ydi başlarken Marmara İletişim.
Yerel bir gazetede yazı işleri müdürlüğü, gazetecilik okurken gazete dağıtımından sonraki ilk iş. Ondan önce de iş vardı, ondan sonra da hep iş hep iş.
Biraz reklam, biraz yayın, biraz danışmanlık…
Sırtında gazete taşırken dikkat etmek gerekir, hasar veren bir yüktür.
Ne merde ne namerde muhtaç etmesin Allah. Şüphesiz el ağzı torba değil büzesin.
Çok şükür; müslümanım, okur yazarım, tarafım…
Okumak, dünya sadece onun için olsa, olurdu.
Yazmak, oldum diyenlerin eremediği nasip, kısmetse artık!
Az gittim uz gittim, dönüp baktım bir arpacık yol değil ardımda kalan…
Herkesler öyle. “Mezarlıklar işi yarım kalmışlarla dolu”.
Kur’an, efendimize iner gibi dinlemeyi niyaz ederim. Ölçüm. Rehberim.

“Ah yalan dünya”, Somewhere only we know”dan daha güzel.
Süphan Dağı Olimpos’tan görkemli, Hira’ya daha yakın.
İnanmış bir adam kainata meydan okuyabilir diyor Bediüzzaman, o imandan bir zerre olsun, her şey olur.