Rasim Özdenören’den Altı Çizili Cümleler

Sesler, gizil bir orduyu yürüten düzenli bir trampet sesini andırmaya başladığında da, tren çoktan uzaklaşıp kaybolmuştu bile.

Birkaç fersiz ışık çukura kaçmış ölü gözü gibi parlıyordu.

Tren geçip gittikten sonra sessiz bir uğultu çökmüştü ortalığa.

Ve kentin sırtında bir dağ: küçük ya da büyük, kenti himayesine almışçasına güvenli bir heybetle durup beklemektedir.

Henüz gideceği yerin nerede olduğunu bilemeden yürüyordu.

Bu küçük kentte kendini yitireceği aklına gelmemişti.

Tren düzenli demir takırtılarıyla sürekli biçimde akıp gidiyordu.

Bir duvara, herhangi bir eşyaya bakar gibi bakıyordu.

Okumaya devam et

Tatbikat

(Mart 23, 2020 baytarisak.blogspot.com)

undefined

NASA Mars’ta su arıyordu.
Çin ayın karanlık yüzünde yürüyüşe çıkmıştı.
Bilim Kurgu filmlerini aratmayan bir devri yaşıyorduk.
Uzaylılar bugün yarın bu göz kamaştırıcı dünyayı keşfe geleceklerdi.
Kadere bak, öyle olmadı.
Yarasa Kanadı Çorbası’ndan türeyen bir virüs dünyayı esir aldı.
Toplamı kaç kilo çeker bilmiyoruz ama dünyadan ağır bastığı kesin.
İnsanlığın binlerce yılda kurduğu medeniyeti ters yüz ediyor.
Eski dünya; sistemleri, devletleri, liderleri, teknikleri ile virüsle savaşta can çekişiyor.

Okumaya devam et

Ürkek Sevimli Tavşan

(Ekim 6, 2007, baydaroglu.blog.com)

undefined

Ürkek sevimli tavşan Türkiye’nin en batısı. Güneş batıyor. Sıcak kumlar tatlı bir ılıklığa bürünüyor. Eve dönme vakti. Tozlu yollarda salına salına yol alıyoruz. Tatlı bir karanlık çökerken tırmanıyoruz ve ürkek bir çift göz görüyoruz. Ne yapacağını şaşırmış. Macerasının sonlanmasından korkuyor. Duruyoruz. Birden kendine geliyor ve hızla ağaçların arasında kayboluyor.

Okumaya devam et

Mahcup Bir Arkadaş

Aralık 15, 2014

undefined

İki parmağının arasına bisküvi sıkıştırmış yiyor. Bir eli dizinin üstünde. seyretmemden rahatsız. Mimik ve jestleri sıkıntıyı aşikar kılıyor. Asker olmuş işte. Daha bir kaç yıl önce; korkak, kendinden menkul hiç bir kıymeti olmayan bir arkadaştı. Bir tesisin müdürü oldu. Ardından da asker olmuş. Son bir yıldır belki de ilk kez görüştük. Bulunduğu mekan değişince bağımsız olmuş ve gelmiş aklına gelmek. Hoşgelmiş… Hayatın devam eden kısmında mahcubiyeti devam etmez inşallah.

Eskiyoruz

(Kasım 9, 2006, baydaroglu.blog.com)

undefined

Merkez bankası döviz alım ihalelerine başladı… Sigara zammı için geri sayım başladı… Latin Amerika ülkelerinden Uruguay IMF’ye borcunu erken ödeyeceğini açıkladı… İstanbul’un 5 ayrı ilçesinde 7 büyüklüğünde bir deprem öngörülerek başlatılan deprem tatbikatı sona erdi… Önceki akşam öldürülen başkomiserin katil zanlısı bostancı adliyeye çelik yelek giydirilerek getirildi… İstanbul Levent’te bir polis memuru kimlik sorduğu biri tarafından kalbinden bıçaklanarak öldürüldü… İzmir’in Bentderesi ilçesinde 17 aylık bebeğe tecavüz zanlıları için savcılık iddianamesi hazırlandı… Erzurum birinci asliye ceza mahkemesinde maytap patlatan çocuklar hakim karşısına çıktı… Birleşmiş Milletler kalkınma endeksinde Türkiye iki basamak ilerledi… Gürültü hayatı yıpratmaya devam ediyor… Her yanımız tahriş oluyor, eskiyoruz.

Yeni Acı Nöbeti

(Eylül, 26, 2006, baydaroglu.blog.com) 

undefined
Saat kaç? Zil neden böyle amansız çalıyor. Ben Ramazan’da biraz daha uzun boylu uyumayacak mıydım? Çaresiz kalkıyorum. Komşu heyecanlı, korkulu, ricacı. Ne olduğunu anlamadan giyiniyorum. yukarıdayım….

60 yaşlarında beyaz saçlı amca etrafa saldırıyor… Komşunun babası; akciğer kanseri. odada bir süre yalnız kalınca korkmuş. Şuurunu kaybetmiş… Zor güç arabaya bindiriyor yola çıkıyoruz. 5 yıldızlı otele dönmüş SSK’dayız… Bildik koşturma, bildik öfke, bildik vurdumduymazlık devam ediyor… Amca yavaş yavaş kendine geliyor… Eve dönüyoruz. O yeni bir acı nöbetini bekleyecek, bizim yeni bir anımız var… Her tarafım ağrıyor. Etim acıyor…

Hayatı Yakalamak

(Haziran, 7, 2006, baydaroglu.blog.com)

undefined

Yenilme İhtimali

Yenilme ihtimalini kabullenemeyecekseniz ne satranç oynayın ne çelik çomak. 

Küfüv (Denklik)

Küfüv kelimesini yıllar önce bir büyüğümüzden duymuştum. Aslında bildiğimiz bir kavram. Denklik. Ancak o evlilikle ilgili denklik diye spesifik bir anlam yüklemişti. Yetiştiğiniz çevre, öğrenim durumunuz, maddi imkanlarınız, hayata bakışınız, konuşma tarzınız, sevdikleriniz, alışkanlıklarınız vs… bunlarda denk bir yaklaşımın, uyumluluk ta diyebiliriz, olması gerektiğini söylemişti. Sonra eklemişti bu ortaklıklar için de geçerlidir diye. Yıllar geçti. Yazık ki bu kadar güzel ve bu kadar doğru bir yaklaşımı rehber edinmemişim ama edineceğim.

Okumaya devam et

MERHABA

2006 yılında bir blogum olmuş.

2012’den sonra kendi haline kalmış.

O blogu bağladığım mail adresi de nasılsa artık yok.

Hesabımı kullanmak için gayret sarfettim.

Kullandığım sistemden hesabıma erişmek mümkün olmadı.

Yeni bir blog hesabı açtım.

WordPress üzerinden.

Adı Bizim İklim.

Önce, daha önce yazdıklarımı buraya taşıyacağım.

Daha sonra yeni yazılar, şiirler, değerlendirmeler vs…

İnşallah sürekli olur…